TSBB

Travma sonrası stres bozukluğu, kişinin fiziksel varlığına tehdit bir olaya tanıklık etmesi, ölüm, ağır yaralanma gibi travma yaşantıları ile ortaya çıkan bir bozukluktur. Olağan dışı bir tecrübe olması yönüyle travmatik olaylar, duygusal bozukluklara neden olmaktadır. Bu bozukluğun savaş ve doğal afet gibi tüm insan kitlelerini etkileyen travmatik deneyimlerin sonucunda çıkması, hastalığın ne kadar ciddi olduğunu gözler önüne sermektedir.

Travma sonrası stres bozukluğu, belirtilerin ne zaman oluştuğuna ve ne kadar sürdüğüne göre üç ayrı tip olarak ayrılır. Belirtiler üç aydan daha kısa sürdüğünde akut travmasonrası stres bozukluğu, üç aydan daha fazla sürdüğünde ise kronik travma sonrası stres bozukluğu olarak adlandırılır. Üçüncü tip ise ilk ikisinden farklı olarak, belirtilerin travmatikyaşantıdan en az altı ay sonra çıkması ile tanımlanmış olan gecikmeli başlangıçlı travma sonrası stres bozukluğudur.

Travmatik stres bozukluğunun belirtileri farklı başlıklar altında birçok ayrı şekilde ortaya çıksa da genel olarak görülen beş belirti olduğunu söyleyebiliriz. Bunlar uyku bozukluğu, irritabilite, irkilme, travmanın tekrar tekrar yaşanması ve konsantrasyon azalmasıdır. Bu beş belirti, yapılan bir araştırmada hastaların iki yıllık izlenme sürecinde görülen belirtilerdir.

Travma sonrası stres bozukluğunun görülme sıklığı, toplum ve birey bağlamında farklılıklar, sosyal yapı, psikolojik geçmiş gibi faktörlere göre değişim göstermektedir. Ayrıca insan faktörünün etkili olduğu travmatik yaşantıların travma sonrası stres bozukluğuna sebep olma riskinin daha yüksek olduğu görülmüştür.

Her yaşta görülmekle birlikte travma sonrası stres bozukluğu, daha çok genç yetişkinlerin sahip olduğu bir hastalıktır.Kadınlarda travma sonrası stres bozukluğunun gelişme ihtimali %10,4-19, erkeklere baktığımızda ise bu oranın %5-10 arasında olduğu ve kadınlara göre daha az risk taşıdıkları sonucuna ulaşılır.

Travma sonrası stres bozukluğu tedavisi için farklı psikoterapi yöntemleri vardır. Birçok tedavi yöntemi olsa da genel olarak Bilişsel Davranışçı Terapi, Bilişsel İşleme Terapisi, EMDR Terapisi gibi çeşitli terapilerin diğer terapi yöntemlerine göre daha etkili olduğunu söyleyebiliriz.

Bu süreçte her danışanın ihtiyaçları ve tedavisi değişkenlik gösterebilir. Bu noktada danışan ve psikoterapistin kuracağı iletişim, tedavinin alacağı yönü belirleyecektir.  

Diğer Blog Yazılarımız

Psikon Sağlık ve Psikolojik Danışmanlık Merkezi olarak psikolog Konya, Ankara ve çevre illerde aile terapisi, yetişkin terapisi, çocuk terapisi başta olmak üzere bir çok alanda psikolojik destek sunmaktayız. Sadece fiziksel sağlık değil ruhsal sağlığında toplumun en önemli parçalarından olduğunun bilincinde hizmet sunmaktayız.

Yasal Uyarı..!

Web sitemizin içeriği, ziyaretçilerimizi bilgilendirmeyi amaçlayan bir nitelik taşımaktadır. Sitede bulunan bilgilerin hekim tedavisi veya danışmanlık hizmetinin yerine geçmediği unutulmamalıdır. Sitemiz üzerinden herhangi bir ilaç tedavisine başlanması veya mevcut tedavinin değiştirilmesi önerilmez ve tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, kişisel teşhis veya tedavi yöntemi seçimi için değerlendirilmemelidir. Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı ilan veya reklam amacı güdülmemektedir.

Sitemizde kullanılan görsel ve illustrationlar Psikon’a ait olup izinsiz kullanılması durumunda yasal süreç başlatılacaktır. © 2016 – 2024
Psikon Sağlık ve Psikolojik Destek Merkezi. Tasarım: Furkan Reklam Ajansı