Kim olduğunuz üzerine sorular soruyor musunuz? Ben kimim? Amacım ne? Değerlerim neler gibi sorular aklınızı kurcalıyor mu? Eğer bu sorular ile fazlasıyla meşgulseniz bir kimlik krizi yaşıyor olabilirsiniz. Kimlik krizi kavramını ortaya atan ilk kişi, psikolog ve psikanalist Erik Erikson’dur. Erik Erikson, tıpkı ergenlik döneminde olduğu orta yaş döneminde de kimlik krizi yaşanacağını düşünmüştür. Ona göre karakterlerimiz, bu gibi krizlerin çözümü ile gelişmektedir.
Kimlik Krizi Belirtileri Nelerdir?
Kişinin kimlik krizi geçirip geçirmediği tam olarak tanısı konamayan bir durumdur. Bu nedenle keskin ve net belirtilerden söz edilemez. Ancak ortak bir takım semptomlardan ve faktörlerden bahsedilebilir. Örneğin;
– İlişkiniz, yaşınız ya da kariyeriniz gibi bir açıdan kim olduğunuzu sorgulamanız,
– Toplumdaki rolünüzün ne olduğunu ya da kim olduğunuzu sorgulatacak büyük bir kişisel çatışma yaşamanız,
– Hayatınızda boşanma, iş kaybı gibi, kendinizle ilgili algınızı sorgulamanıza neden olan büyük bir değişim yaşamanız,
– Kendinizi, değerlerinizi, inancınızı, ilgi alanlarınızı ve kariyer yolunuzu fazlasıyla irdelemeniz,
– Hayatınızda daha çok anlam, tutku ve mantık aramanız kimlik krizi belirtileri olarak sıralanabilir.
Kimlik Krizi Nedenleri Nelerdir?
Kimlik krizi genellikle ergenlikte ve orta yaşta gözlenen bir durum olsa da hemen her yaştan, her cinsiyetten kişi, hayatının her anında bu krizi yaşayabilir. Kimlik krizi de tıpkı diğer psikolojik sorunlar gibi, hayatımız boyunca rastlayabileceğimiz majör stres faktörleri ile ortaya çıkabilir. Bu yaşam deneyimlerinin çok kötü olmasına gerek yoktur, kişi üstünde aşırı stres yaratan her deneyim, kişinin neye değer verdiğini ve kim olduğunu sorgulamasına neden olabilir. Yoğun ve ağır stres yaşatan bu deneyimler;
– Evlenmek,
– Boşanmak ya da ayrılmak,
– Farklı bir eve, şehre ya da ülkeye taşınmak,
– Travmatik bir deneyim yaşamak,
– Sevdiği birini kaybetmek,
– İşini kaybetmek ya da yeni bir işe başlamak,
– Sağlık sorunları yaşamak olarak sıralanabilir. Yapılan yeni bir çalışma, kişinin yeterli sosyal desteğe ulaşamaması, stres seviyesinin artışı ve sağlığı ile ilgili yeni sorunlar yaşaması, bir araya gelerek kişinin orta yaş bunalımı adı da verilen kimlik krizi yaşamasına neden olabilir.
Kimlik Krizi Tedavisi
Kimlik krizi kişiyi depresyona itmiyorsa, uzun vadede oldukça geliştirici ve olumlu bir durum olabilir. Kişinin karakterinin gelişmesine ve olgunlaşmasına yol açar. Ancak kişi;
– Kendini çaresiz ve değersiz hissediyorsa,
– Her zaman ilgisini çeken ve keyif aldığı şeylere karşı ilgi duymuyorsa,
– Tükenmiş ve bitkin hissediyorsa,
– Tahammülsüz, üzgün ve depresifse,
– İştahında ve uyku alışkanlıklarında majör değişimler yaşıyorsa,
– Odaklanma, motivasyon ve enerji sorunları yaşıyorsa, kısaca depresyon belirtileri gösteriyorsa, mutlaka profesyonel destek alması gerekir.
Kişi kimlik krizi yaşadığı ve kendini, hayattaki yerini, amaçlarını ve hayallerini sorguladığı zaman ister istemez stres yaşayacaktır. Bu stresi hafifletmek için, öncelikle bu sürecin sizin gelişiminize fayda sağlayacağını kendinize hatırlatmakla işe başlayın.
Kimlik krizini hafif bir şekilde atlatabilmek için;
– İçinize dönün ve kendinizi keşfedin. Özellikleriniz ve vasıflarınız neler? Yıllar içinde nasıl bir yol kat ettiniz? Hayatınızda büyük bir değişim mi oluyor? Değerlerinize karşıt bir şeyler mi yapıyorsunuz? Sevdiğiniz şeyler neler, bunlar için vakit ve emek harcıyor musunuz? Bu soruları sorun ve dürüstçe cevaplayın.
– Sizi mutlu eden, tutkunuz olan şeyler neler? Bu sorunun cevabını hayatınıza aktif bir şekilde katın ve bunun peşine düşün.
– Dostlarınızdan, aile üyelerinizden, sizinle aynı hobilere sahip insanlardan ve hatta psikologlardan destek alın.
– Kendinizi yargılamak yerine kabul etmek için adımlar atın.
